3 Şubat 2011 Perşembe

Gebelikte diyabete dikkat edin

Gebelik ve diyabet ilişkisi hem anne adayı, hem de bebek için oluşturabileceği riskler açısından önem taşıyor. 14 Kasım Diyabet Günü nedeniyle bir açıklama yapan Anadolu Sağlık Merkezi Endokrinoloji, Metabolizma Hastalıkları ve Diyabet Uzmanı Dr. Mithat Bıyıklı, diyabet hastası anne adayları ve hamilelik sırasında diyabet tanısı konan gebelerde dikkat edilmediği taktirde anne adayı ve özellikle de bebek açısından tehlikeli durumlar ortaya çıkabileceğini söyledi.

Anne adayı ve özellikle bebek sağlığı açısından büyük önem taşıyan diyabet açısından iki durum söz konusu: diyabetli kadınlar gebelik yaşayabiliyor ya da kadınlar gebeyken diyabet oldukları anlaşılabiliyor. Diyabetin ilk kez gebelikte ortaya çıkmasına gestasyonel yani diyabete bağlı gebelik deniyor. Gestasyonel diyabet, gebeliğin sonlanmasıyla gerileyebildiği gibi doğum sonrasında da kalıcı olabiliyor.

Konuyla ilgili Anadolu Sağlık Merkezi Endokrinoloji, Metabolizma Hastalıkları ve Diyabet Uzmanı Dr. Mithat Bıyıklı şu bilgileri verdi:

“Gebelik sırasında varolan diyabet hem anne adayı, hem de bebek için tehlikeli durumların oluşmasına yol açabileceğinden hastaların bir kadın doğum uzmanı ve endokrinolog tarafından takip edilmesi gerekiyor. İnsülin ihtiyacı gebelikle birlikte önemli derecede artıyor. Diyabetli gebelerde özellikle hamileliğin son üç ayında çok daha belirgin olarak gözleniyor. Bu nedenle insülin doz ayarlamasının mutlaka yapılması gerekiyor. Aksi taktirde kan şekeri yüksekliğine bağlı şeker koması yani ketoasidoz gibi ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabiliyor.

Kontrolleri ve takibi yetersiz yapılan gebelerde ciddi idrar yolu enfeksiyonları, vajinal kandidiyazis gibi enfeksiyonlara yakalanma olasılığı ve preeklampsi olarak bilinen gebeliğe bağlı ciddi hipertansiyonun ortaya çıkma olasılığıda belirgin bir şekilde yükseliyor.
Kontrolsüz kan şekeri anne karnında ölüm riskini artırıyor.

Kan şekeri yüksekliği sadece anneyi değil bebeği de etkiliyor. Gebeliğin erken döneminde, kan şekerinin yüksek seyretmesi bebekte ciddi gelişim bozukluklarına ve erken düşüklere neden olabiliyor. Özellikle kan şekeri kontrol edilmemiş bir şekilde gebeliğe başlayanlarda anomalili çocuk doğurma riski üç dört kat artıyor. Gebelik sırasında olası sorunların tespiti için gerçekleştirilen uygulamalar konusunda Dr. Bıyıklı şu bilgileri veriyor:

“Normal seyreden gebeliklerde tek başına yeterli olan üçlü test incelemesine ek olarak bu gebelerde 18. gebelik haftasında bebeğin ayrıntılı incelenmesini sağlayan ultrason ve 20. gebelik haftasında kalp ve damar anomalilerini saptayabilmek için fetal ekokardiografi yapılır. Rutin tarama amacıyla kullanılan bu incelemelerde bir patoloji saptanması durumunda amniosentez ya da kordosentez adı verilen daha özel ileri girişimsel incelemeler gerekebilir.”

Gestasyonel diyabet

Gebeliklerin yüzde 5’inde anne adayı daha önce diyabetik olmasa da, hamileliğinde diyabet ortaya çıkabiliyor. Daha önceki gebeliğinde iri bebek (4 kg’dan fazla), anomalili bebek doğurmuş, birden çok düşük yapmış, gestasyonel diyabet geçirmiş, hamilelik öncesi aşırı kilosu olan, birinci dereceden akrabalarında diyabet bulunan; bebeği gebelik haftasından iri olan, bebeği karnındayken ölmüş olan, amnios sıvısında fazlalık saptanan, beklenenden fazla kilo alan gebelerde gestasyonel diyabet ortaya çıkma riski artıyor. Gestasyonel diyabet tanısını almış gebelerin ancak yarısında bu risk faktörlerinden biri bulunuyor. Bu nedenle hiç bir şikayeti olmasa bile tüm gebeler 24.-28. gebelik haftalarında diyabet tarama testine tabi tutuluyor.

Gestasyonel diyabette takip ve tedavi
Gebelikte diyabet tanısı konan gebelerin derhal tüm organ sistemleri fonksiyonu açısından gözden geçirilmesi gerektiğini belirten Dr. Mithat Bıyıklı şunları söyledi:

“Bu aşamadan sonra hastanın takibi normal bir gebeninki gibi devam etmez. Daha sık muayeneye gelinmesi, diyet ve/ veya insülin tedavisinin kan şekeri değerlerine etkisinin değerlendirilmesi gerekir. Kontroller esnasında ultrason incelemesiyle bebekte irileşme, polihidramnios aranır. Gebeliğin 36. haftasından sonra bebeğin iyilik hali özel testlerle haftada bir ve belli bir gebelik haftasından sonra haftada iki kez takibe alınır. Gebeliğin son haftalarında (38. hafta) insülin kullanan anne adayının hastaneye yatırılması, kan şekeri düzeylerinin daha sıkı takip edilmesi ve doğumun nasıl yapılacağına karar verilmesi gerekir. Diyetle kan şekeri düzenlenen diyabetik gebede doğumun kendiliğinden başlaması beklenebilir, insülin kullananlarda ise sıklıkla 40. gebelik haftasının geçmemesi istenir. Bunun için 40. haftaya giren insülin kullanan gebede doğum kendiliğinden başlamamışsa indüksiyon denen yöntemle dışardan müdahale ile başlatılır.”

Gestasyonel diyabet geçirmiş olan kadın tamamen normale dönse bile ileriki dönemler ve sonraki gebelikler için risk devam ediyor. Lohusalığın bitiminde şeker yükleme testi bu riski anlamada sıklıkla yol gösterici oluyor. Bu hastalara doğum sonrasında bir endokrinoloji ya da dahiliye uzmanı gözetiminde olmaları öneriliyor.

Gestasyonel diyabet yönünden kimler risk altında?

•Yaşı 25 veya daha fazla olan gebeler
•Normal vücut ağırlığının üzerinde olan gebeler
•Birinci derece akrabalarında diyabet öyküsü olan gebeler
•Daha önce bozulmuş glikoz toleransı saptanmış olan gebeler
•Ağırlığı 4000 g üzerinde bebek doğumu, açıklanmayan intrauterin fetal ölüm, konjenital anomalili doğum, kötü obstetrik öyküsü olan gebeler gestasyonel diyabet riski taşıyor.

0 yorum:

Yorum Gönder